Şükrü
ÖZBUĞDAY
Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı
Zaman ve
mekânlar, kendilerinde meydana gelen büyük ve önemli olaylarla değer
kazanırlar. Kadir gecesi hayırlarla dolu olayların meydana geldiği bir
gecedir. Çünkü bu gecede kadri yüce bir kitap olan Kur'an-ı Kerim
inmeye başlamıştır. Kur'an-ı Kerim gibi insanlık için bir hidâyet
rehberi olan kitabın böyle bir gecede inmesi ona müstesna bir şeref
kazandırmış, kadrini yüceltmiştir.
Ramazanın
yirmi yedinci gecesi İslâm dünyasında "Kadir Gecesi” olarak bilinir ve
kutlanır. Bu yıl, bu kutsal gece, 30 Ekim 2005 Pazar gecesini 31 Ekim
Pazartesi gününe bağlayan geceye tesadüf etmektedir.
Kadir
gecesi, gecelerin en feyizlisi ve bereketlisidir. Çünkü bu gecede
yapılan ibadet, kadir gecesi bulunmayan bin ayda yapılan ibadetten
daha hayırlıdır. Nitekim bu konuda, aynı adı taşıyan sûrede şöyle
buyurulur:
"Doğrusu biz Kur'an'ı Kadir gecesinde indirmişizdir. Kadir gecesinin
ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır.
Melekler ve Cebrâil (a.s.) o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş
için inerler. Gece tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.”
Gece ile
ilgili olarak da Sevgili Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyurmuşlardır.
"Kim faziletine inanarak ve sevabını umarak Kadir gecesini ibâdetle
geçirirse, geçmiş günahları bağışlanır.”
Kur'an-ı
Kerim'in bu gecede inmesi, ayrıca Yüce Allah'ın ezelde takdir ettiği
şeylerden bir yıllık olayların, ana kitaptan alınarak, görevli
meleklere bildirdiği gece olması sebebiyle de, Kadir gecesi üstün bir
değer taşımaktadır.
Cebrail
(a.s.)'ın diğer meleklerle bu gece yeryüzüne inerek Allah'a ibadet
eden kulları selâmlamaları ve bu gecenin tan yeri ağarana kadar selâm
ve esenlik olması da ilâhî rahmetin çok güzel bir tecellisidir. Şâir
bunu ne güzel ifade eder:
Hakk'ın en
şa'şalı nûru tecelli etti
Doğdu Kur'an güneşi, leyle-i fetret bitti.
Bin aydan
daha hayırlı olduğu açıkça bildirilen bu gece bizim için Allah'ın
büyük bir lütfudur.
Hz.
Peygamber, Ramazan-ı şerifin son on gününde, her zamankinden daha
fazla ibadet eder, aile fertlerini de ibadet için uyandırırdı.
Hiç
şüphesiz Kadir gecesine yetişmek, mü'minler için büyük bir mutluluk
olduğu gibi, en iyi şekilde değerlendirmesi gereken bir fırsattır.
Kadir
gecesinin ibadetle değerlendirilmesi büyük bir kazançtır. Çünkü bu
gecede yapılan ibadet bin ayda yapılan ibadetten daha hayırlıdır.
Bu geceye
mahsus bir ibadet yoktur. Ancak bu geceyi namaz kılmak, Kur'an-ı Kerim
okumak, tevbe ve istiğfarda bulunmak, dua etmek suretiyle ihya etmek
uygun olur. Namaz borcu olanların, en azından bir gün bir gecelik kaza
namazı kılmaları, böyle borcu olmayanların ise nafile namaz kılmaları,
sevap kazanmaya ve geceyi değerlendirmeye vesile olur.
Kur'an-ı
Kerim'in inmeye başladığı bu gecede bol bol Kur'an-ı Kerim okumak da,
bu yüce kitabın şefaat etmesine sebep olabilir. Bu konuda Peygamber
Efendimiz buyururlar ki:
"Kur'an okuyunuz, çünkü O, kıyamet gününde okuyana şefaatçı olarak
gelir”
Ayrıca bu
gecede okunabilecek bir duayı da Peygamberimiz, eşi Hz. Aişe (r.a.)'ye
öğretmiştir. Hz. Aişe (r.a.), bunu şöyle anlatır:
Peygamberimize dedim ki:
-”Ey Allah'ın Rasûlü, Kadir gecesine rastlarsam nasıl duâ edeyim?
Peygamberimiz:
-”Allah'ım sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet” diye
dua et buyurdu.”
Okuyucularımızın Kadir gecelerini tebrik ediyor, daha nice Kadir
gecelerine sağlıkla erişmemizi, bu gecenin, cennet vatanımızın refah
ve saâdetine, necip milletimizin birlik ve beraberliğine vesile
olmasını Cenab-ı Hakk'tan diliyorum.