Diyanet İşleri Başkanlığı’nca Hazreti Peygamberin veladeti münasebetiyle düzenlenen 2022 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası’nın açılış programı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Ankara’da yapıldı.Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cumayı cumartesiye bağlayan gece kavuşulacak Leyle-i Mevlid'in tüm insanlık adına hayırlara vesile olmasını diledi.Mevlid-i Nebi Haftası boyunca "Peygamberimiz, Cami ve İrşat" teması altında yapılacak programların başarılı geçmesini dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, programların icrasında görev alacak müftülere, vaizlere, imamlara, müezzinlere ve Kur'an kursu öğreticilerine de teşekkür etti.Cenab-ı Hakk'ın, kendi sevgisine nail olmanın yolunun, Hazreti Peygamberi sevmekten geçtiğini haber verdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yüzden millet olarak İslam'la müşerref olunan günden beri Hazreti Peygamberin her şeyden fazla sevildiğini, ona herkesten fazla hürmet edildiğini vurguladı. Bunun da istismarının olmayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:“Onun için de bizler, istismarcı olarak değil tam teslimiyet içinde sevgililer sevgilisinin izinden giden bir ümmet olmanın adayları olacağız. Kutlu Nebinin adı anıldığında gönüllerimizde bir rikkat oluşur, kalplerimiz onun muhabbetiyle çarpar. Allah'a kulluğumuzu ve ibadetlerimizi hayat kılavuzumuz olan Peygamber Efendimiz rehberliğinde ve örnekliğinde ifade ediyoruz. Allah'a hamd ile başladığımız her sözümüzü ve duamızı ona salat ve selam ile sürdürürüz. Şahsi hayatımızdan beşeri ilişkilerimize, evlerimizden mabetlerimize kadar hayatımızın her sayfasına onun nübüvvet ışığı yansır. Peygamber Efendimize duyduğumuz derin muhabbet; kültürümüzde, sanatımızda, edebiyatımızda belirgin bir şekilde kendini gösterir. Asırlardır gök kubbemizde yankılanan Ezan-ı Muhammedi, ona olan sadakatimizin sembolüdür.”Cumhurbaşkanı Erdoğan, Batı'da ürkütücü boyutlara varan İslam ve yabancı düşmanlığı, veba gibi yayılan nefret suçları, sosyal ve siyasi çalkantılar, masum çocukları hedef alan kanlı eylemlerin bu yeni çağın alametifarikaları haline geldiğini kaydetti.Yıllardır insanlığa kurtuluş reçetesi olarak sunulan materyalist ideolojilerin çare olmadığı, bilakis insanlığı ekonomik, siyasi ve ahlaki olarak felakete sürüklediğinin gün geçtikçe daha iyi anlaşıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, insan fıtratını hiçe sayan, sapkın akımların küresel güçlerin de teşvik etmesiyle günden güne yayıldığının altını çizdi.Toplumun temel yapı taşı olan aile müessesesinin tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar büyük bir saldırı altında olduğunu gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:"Bizim aile yapımızı şu anda tehdit etmeye çalışmıyorlar mı? Çalışıyorlar. Aile yapımıza karşı bu akşam, bu kutlu akşamdan, burada ekranları başında bizi izleyen milletime sesleniyorum. Milletleri millet yapan güçlü ailelerdir. İşte bu güçlü aile yapımızı korumak suretiyle Allah'ın izniyle aile yapımızı sarsmak isteyenlere en güzel cevabı bu mübarek gecede veriyoruz. Böyle çirkin, garip, gureba akımlar karşısında siz dik durdukça Allah'ın izniyle bu milleti kimse yıkamayacaktır. Öyle ki, gelişmiş denilen pek çok ülkede evlilik kurumu işlevini neredeyse tamamen yitirmek üzeredir. Çocuklara şefkat ve merhamet, yaşlılara hürmet gibi bizi diğer canlılardan ayıran insani vasıflarımız yok olma tehdidi ile karşı karşıyadır. Bu tehditlere istikbalimizin teminatı olan gençlerimiz maalesef çok maruz kalıyorlar. Genç nesiller, tüm kötülüklerin anası olan içki ve alkolden uyuşturucuya, ekran bağımlılığından nihilizme kadar çok ciddi sorunlarla boğuşuyor. Eşref-i mahlukat olan insan yaratılış gayesinin farkına varamadığı için bunalımların girdabında sürüklenmekten kendini kurtaramıyor. İnsanlığı içine düştüğü karanlıktan aydınlığa çıkaracak olan yegane reçete din-i mübin-i İslam'ın ve Rahmet Peygamberi Hz. Muhammed Mustafa'nın çağlar üstü mesajlarıdır."Hazreti Muhammed'in 14 asır önce zulmün, haksızlığın, cehaletin toplumları esir aldığı bir dönemde ilahi vahyin aydınlığında insanlığın önüne yeni bir ufuk açtığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:"İnsan onurunun hiçe sayıldığı, kadının, kız çocuklarının, yetimin ve kimsesizlerin hor ve hakir görüldüğü cahiliye karanlığını İslam'ın nuru ile Asr-ı Saadet'e dönüştürmüştür. Efendimiz, sadece vahiye aracılık etmemiş, Kur'an-ı Kerim'i hayatının her aşamasında yaşayarak bize örnek olmuş, tavsiyeleri ve sünnet-i seniyyesi ile dünya ve ahiret saadetinin anahtarını vermiştir. Bu sebeple Kur'an-ı Kerim'de Allah Resulü Müslümanlarla birlikte tüm insanlık için 'Üsve-i Hasene' yani en güzel örnek olarak gösterilmiştir."İstismarcılara aldanmayacaklarını, onların oyunlarına gelmeyeceklerini ve hakikat dininin İslam olduğunu, dini istismar etmek isteyenlere en güzel cevabı yaşayışlarıyla vereceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:"Peygamber Efendimiz aleyhissalatu vesselam hayatı boyunca insanların en merhametlisi, en yüce gönüllüsü olarak tebliğ vazifesini yerine getirmiştir. Hazreti Peygamber, insanlara daima nezaketli ve müşfik davranmıştır. Ümmetini ikaz ve irşat ederken hep yumuşak bir dil kullanmış, muhatabı ne yaparsa yapsın kırmamış, kınamamış, asla öfkelenmemiştir. Şahsına yönelik hürmetsizlikler karşısında bile sabrederek, soğukkanlı kalarak, bizlere örnek olmuştur.”"FETÖ'nün DEAŞ'tan hiçbir farkı yoktur"Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hazreti Muhammed'in karşısındaki insanların gönülleri ile zihinlerine de hitap ettiğini işaret ederek, şunları kaydetti:"Sorulan sorular ne kadar yersiz, uygunsuz olsa da muhatabını kırmadan ve onu incitmeden kafasındaki istifhamları gidermeye çalışmıştır. Asırlar boyunca Peygamberin izinden giden alimlerimiz ve ariflerimiz insanları İslam'a bu şekilde davet etmişler. Kardeşlerim, nebevi davet metodu tamamen merhamet ve şefkat üzerine kuruluyken, maalesef bugün gerek ülkemizde gerekse İslam dünyasında kimi zaman son derece sıkıntılı durumlara şahitlik ediyoruz. DEAŞvari tekfirci örgütler ile FETÖ gibi sapkın yapıların gayri İslami yaklaşımlarını burada ifade etmek gereği dahi duymuyorum. Onların amacı dini kavramları istismar ederek emperyalistlere taşeronluk yapmaktır. Zahirde ayrı gözükse de FETÖ'nün DEAŞ'tan hiçbir farkı yoktur. Biri diğerinin ruh ikizidir. Bunların hepsi de tıpkı PKK gibi İslam ve Müslüman düşmanı çevrelerin farklı görünüm ve söylemlerle sahaya sürdüğü piyonlardır. Biz bu katil sürülerinin yularını kimlerin elinde tuttuğunu çok iyi biliyoruz, 15 Temmuz gecesini unutmadık, unutmuyoruz 252 yavrumuz, vatandaşımızın şehit olduğu geceyi unutmuyoruz. 2 bin 200 civarında gazimizi unutmuyoruz.""Milletimiz kesinlikle itibar etmemelidir""Burada üzerinde asıl durmamız gereken son dönemde sosyal medya başta olmak üzere, kimi mecralarda peyda olan şahıslardır. " diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:"Bu kişilerin güya İslam'ı anlatırken nebevi irşat metodu yerine öfkenin, gazabın, korkunun ve bidatın diline başvurduklarına hatta dolandırıcılıklara kılıf yapıldıklarına şahit oluyoruz. İnsanların kalplerini Allah'ın dinine ısındırmak yerine ondan uzaklaştıran yöntemlerin giderek daha fazla melce bulduğunu görüyoruz. Doğrusunu Allah bilir belki aralarında iyi niyetle hareket edenler de vardır. Ama böyle bile olsa kaş yapayım derken adeta göz çıkartmanın ne İslam'da ne de Peygamber Efendimizin aleyhissalatu vesselam hayatında yeri olmadığı açıktır. Hangi mecrada olursa olsun İslam'ı anlatan, insanları İslam'a davet eden kişilerin özenli bir dil kullanması şarttır. Eline geçirdiği mühürle insanları kafir, fasık ve münafık diye yaftalayan, nerede ilim tahsil ettiği belli olmayan yetkinliği tartışmalı icazet kaynağı belirsiz bu bezirganlara milletimiz kesinlikle itibar etmemelidir. Gerekirse bu konuda, tıpkı daha önceki çağlarda olduğu gibi yapılar üstü bir denetim mekanizmasının kurulması da değerlendirilmelidir. Elbette bu hususta en büyük sorumlulukta milletime düşüyor."“Samimiyetle, azimle ve sebatla çalışan tüm hocalarımıza Allah'tan muvaffakiyetler niyaz ediyorum”Cumhurbaşkanı Erdoğan, görevi ilim ve irşat olan diyanet camiasının her kesimden insanının, bilhassa gençlerin karşılaştığı sıkıntılara ve zihinlerini kurcalayan sorulara Kur'an, sünnet ve siret ışığında güncel cevaplar üretmek zorunda olduklarını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Diğer türlü FETÖ'den DEAŞ'a kadar asıl vazifesi Müslümanlara yönelik düşmanlıklara malzeme üretmek olan karanlık örgütlerin kol gezdiği bir ortamda çok ağır bedeller ödemek durumunda kalabiliriz. Kardeşlerim, işte son zamanlarda görüyorsunuz Müslüman bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. İşte şimdi birileri de tutturmuşlar yeni yeni bazı şeyler üretmek suretiyle Müslümanları tekrar aynı yerlerden sokmaya çalışıyorlar. Evlatlarımızın zihinlerinin iğdiş ve ifsat edilmesinin vebalinden kendimizi kurtaramayız. 'Rabbim bizleri hayatın her alanında olduğu gibi davet ve irşat vazifesinde de Resulünü örnek alanlardan eylesin' diyorum. Kimi zaman çeşitli edepsizliklerin, insafsız eleştirilerin hedefi olsalar da bu uğurda yılmadan, yorulmadan, samimiyetle, azimle ve sebatla çalışan tüm hocalarımıza Allah'tan muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Mihrapları imamsız, minberleri hatipsiz ve minareleri ezansız bırakmamak için mücadele veren tüm kardeşlerime şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum."Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: “Peygamber Efendimizin kutlu çağrısını, davet ve irşat yöntemini onun örnekliğinde yeniden tefekkür edelim istiyoruz”Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ise yaptığı konuşmada, aynı zamana denk gelen Mevlid-i Nebi Haftası ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nın konusu olarak, “Peygamberimiz, Cami ve İrşat” temasını belirlediklerini söyledi.Âlemlerin Rabbine samimiyetle bağlanmak ve yeryüzünde hakkı ve hakikati egemen kılmak için çalışmanın, insanın varoluş gayesi olduğuna işaret eden Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Bu yüce vazifenin en özlü ifadesi ise, ‘emr-i bi’l-ma’ruf ve nehy-i an’il-münker’ bağlamında irşat sorumluluğudur. İrşat sorumluluğu, tüm müminler için, her şeyden önce Allah’a imanın ve Rasülüne ittibanın bir gereğidir. Bu sorumluluk ihmal edilince insani değerler unutulur, ahlaki erdemler zayıflar, dayanışma ve yardımlaşma ruhu kaybolur, neticede toplumsal huzur yok olur.” diye konuştu.Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: “Peygamber Efendimizin kutlu çağrısını, davet ve irşat yöntemini onun örnekliğinde yeniden tefekkür edelim istiyoruz”“Peygamberimiz, Cami ve İrşat” temasının belirlenmesiyle ilgili de Başkan Erbaş, “Yeryüzünün hak, hakikat, adalet ve merhamete muhtaç kaldığı bir dönemde Peygamber Efendimizin kutlu çağrısını, davet ve irşat yöntemini onun örnekliğinde yeniden tefekkür edelim istiyoruz. Elbette tebliğ ve irşat vazifesinin en büyük örneği, ‘Ben, güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.’ buyuran ve âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimizdir.” ifadelerini kullandı.Hz. Peygamberin, vahyin nuruyla insanlığın ufkunu aydınlattığını kaydeden Başkan Erbaş, “Sevgili Peygamberimiz, çorak toprakları ayak izleriyle bahtiyar kılmıştır. Kuraklaşan gönülleri tebliğiyle ebedi bir baharla buluşturmuştur. Onun ümmeti olan bizler, ondan bize miras kalmış olan değerleri, sünnet-i seniyyeyi bugün tüm yeryüzüne taşımakla mükellefiz.” şeklinde konuştu.“Diyanet İşleri Başkanlığı, tüm mensuplarıyla inanç, millet ve medeniyet değerlerimizi yaşatmaya gayret ediyor”Hz. Peygamberin, “Size iki şeyi emanet bırakıyorum. Bunlara sarıldığınız müddetçe yolunuzu sapıtmazsınız. Bunlardan birisi, Allah’ın Kitabı Kur’an-ı Kerim, diğeri de benim sünnetim.” buyurduğunu hatırlatan Başkan Erbaş, “Diyanet İşleri Başkanlığımız, tüm mensuplarıyla sevgili Peygamberimizin örnekliğinde bu vasiyetini dikkate alarak inanç, millet ve medeniyet değerlerimizi tanıtmaya ve yaşatmaya gayret etmektedir. Bütün müftülüklerimiz, bütün camilerimiz ve Kur’an kurslarımızla, Allah Resulü Efendimizin bize emanet ettiği Kur’an ve sünnet ile insanları aydınlatma vazifesini yerine getiren o zamanki Mescid-i Nebevi’nin birer şubesi olarak kendimizi kabul etmekteyiz. Vaazlar, hutbeler, cami dersleri, konferans ve seminerlerimizi bu bilinç ve gaye ile gerçekleştiriyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, aileyi koruma ve desteklemeye yönelik eğitimler, seminerler, çevrimiçi etkinlikler gerçekleştirdiklerini aktaran Başkan Erbaş, “Ülkemizin 450 kadar noktasında Aile ve Dini Rehberlik Bürolarımızda görev yapan hoca hanım vaizelerimiz, ailelerimizin yaşadığı problemleri yaptıkları irşad faaliyetleriyle çözmeye gayret ediyorlar. Her bir büromuz bir irşad merkezi olarak çalışmaktadır.” dedi.“4-6 Yaş Kur’an kurslarımıza milletimiz çok büyük bir teveccüh göstermektedir”Değerler eğitimini merkeze alan 4-6 yaş Kur’an kurslarına büyük bir teveccühün olduğunun altını çizen Başkan Erbaş, şu ana kadar bir milyonu aşkın çocuğun bu kurslardan mezun olduğunu, halen 200 bine yakın çocuğun ise bu kurslara devam ettiğini bildirdi.Hafızlık kurslarında, şu anda 81 bin 338 öğrencinin hafızlık eğitimine devam ettiğini kaydeden Başkan Erbaş, ihtiyaç odaklı Kur’an kurslarında 500 bin civarında öğrencinin eğitimlerine devam ettiği bilgisini verdi.Manevi rehberlerle hastaneler, cezaevleri, öğrenci yurtları ve kamp çalışmalarında destek verdiklerini anlatan Başkan Erbaş, Başkanlık olarak, izcilik kamplarında da binlerce gence yönelik çalışmalar yaptıklarını söyledi.“Yaz Kur’an kurslarımızda 3 milyonu aşkın öğrencimize eğitim ve irşad hizmeti veriyoruz”Yaz Kur’an kurslarında 3 milyonu aşkın öğrenciye eğitim ve irşad hizmeti verdiklerini dile getiren Başkan Erbaş, polis ve askerlerin mesleki eğitim kurumlarında “Din İstismarıyla Mücadelede Sahih Dini Bilginin Önemi” konulu 772 konferans gerçekleştirdiklerini aktardı.Diyanet Televizyonu ve radyolarında, barışa, birlik ve beraberliğe katkı sunacak irşad programları yaptıklarını söyleyen Başkan Erbaş, yurt içinde ve yurt dışında toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaç ve beklentilerine yönelik dini, tarihi, sosyal ve kültürel içerikler hazırlayarak dijital mecralarda istifadeye sunduklarını kaydetti.Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan ve ilahi, tasavvuf musikisi dinletilerinin de sunulduğu programda, 2022 Mevlid-i Nebi Haftası ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla hazırlanan sinevizyon gösterimi de yer aldı.Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması’nda dereceye girenlere ödüllerini verdi. Başkan Erbaş da Cumhurbaşkanı Erdoğan’a günün anısına hediye takdim etti.
DİYANET
Yayınlanma: 05 Ekim 2022 - 13:04
2022 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası'nın açılış programı Ankara'da yapıldı.
2022 Yılı Mevlid-i Nebi Haftası’nın açılış programı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Ankara’da yapıldı.
DİYANET
05 Ekim 2022 - 13:04
EDİTÖR
www.muftulukhaber.com
TEŞKİLATIN BULUŞMA NOKTASI
İlginizi Çekebilir